3 Nisan 2018 Salı

SIRTI DÜNYAYA DÖNÜK..

Hayata sırtını dönmüş yüzlerce kadın
Saçlarına ördükleri dağınık bi hüzün
Bohçalara saklanmış gelecek yarın
Sandık lekesi kalplerinde çok bekletilmiş onlarca hayalin
Sığınma talep edilmiş bir kalbin
Yarası kalmış teninde..
Minicik elleriyle tutunmuş dünyada da çok görülmüş hep varolmak.


2 Nisan 2018 Pazartesi

ŞAFAĞA YAKIN..

Ortalık fena karışık
çıt çıkmıyor geceden
Çıt çıkmıyor bir serden
Ortalık zifirimi zifiri sağır
Ses ulaşmıyor yüreğe
Ortalık ağır suskun
Korkarım çığlığından
Yakınmı ola şafak
Bu ağır karanlık niye..

ZOR OLACAK..

Ya diyemediklerimiz yara olmuyacak mı canda
Ya onca kursakta umut daha öldürücü değil mi tütünden
Mavisini çalan evrenin bunca hırsız
Ayağı hep aksak düzen
Öcü sevgisinin hep aşmış insan
Bitmiycek mi taht kavgaları
Son bulmuycak mı çok acı
Susulmuş kurumuş kalmış harfler
Yapışmayacak mı boğazına
Nefes almak zorlaşmayacak mı
Zorlaşacak!


TEKERRÜR..

Tarihe not düşülmüş, tekerrürden kurtulamamış
Peh, geçen zamanmış yaşlanan dünya, trajedi aynıymış
Oyuncular aynı, yalamalar aynı
Çırpınışlar, boğulmalar keza
Geldik mi yine aynı noktaya boşu boşuna mitine dayandık mı yine
Ne söylesem boş
Alan memnun satan çok memnun
Küfeyi dolduran pek memnun
Ezilen yine şarap
Mahzende alsın tadını
Gelecek yıllara sunuma hazır..
Neyse.

DALGALI SULAR..

Bir şiir beliriyor kulaklarımda
Bir türkü çalınıyor yüreğime
Bir melodi ruhumu yüzdürüyor sazlıklarda
Bir söz yarıyor beni ikiye
Ezberim şaşırıyor.
Bir insan geliyor
Çekiyor beni paçamdan..
Bir adam alıyor beni göğe uçuruyor
o adam bazen de bir gelip düşürüyor toprağa yaşımı
Ben bir geliyorum bahar solumuş ciğerlerime, bülbül gibi şakıyorum
Sonra dolu dolu gri bulutlar kaplıyor içimi
Devriliyorum kâğıda yüzü koyun..
Halbuki çamaşırları sermeliyim.

HİÇ..

Ne mi yapıyorum..
Onu ben dahi bilmiyorum.
Fazla uzağa gitmiş olamaz diyorum özüm..
Bir ağacın tepesinde bazen bazen de sahilde yakalıyorum onu tam zamanında atlayacakken denize tutup getiriyorum kulağından
Bazense saklanmış bir köşede buluyorum onu,
ağlamaklı kaldırıp nemli gözlerini bakıyor bana acımtırak
Tutup bastırıyorum onu yüreğime..
Acısını alıyorum.
Sever çiçekleri diye çiçekler ekiyorum.. gülümsesin hüznü
Güzelleşsin dünyası istiyorum
Koşuşturmaca işte...


DÜNYAN NE KADAR..

Algıladığım, yaşadığım, hissettiğim kadar var bu dünya
Onun bende ki seyri kadar
Baktığım pencere, tuttuğum el
Çektiğim derin bir aah kadar
Aklına oturttuğun, kalbinde açtığın alan kadar
Sende kalan, sende yanan alev kadar dünya
İçin kadar aslında..
Sen zengin bir dünyaya sahipsen  zengin..
sen dar bir sarmalda yol alıyorsan fakirdir dünya
Ne demişti Hayyam
Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok..


Arzuhal

Kusursuz intiharlar yaratmak istiyorum hanfendi Manasız anlamlar kurgulamak belki  Anladığım kadarıyla anlaşılmak istiyorum Bu zor kaygan ze...