18 Aralık 2017 Pazartesi

BAŞ ÇATLAMASI..

Bütün köprülerini atmışken hayatın
Karşıda bırakmışken yalakları
Sırtımı çevirmişken herşeye
Tenimde yaralar açmışken
Başımı vura vura
Içinden düşürürken cümlelerimi
Ağrılarımı dindiremediğim
Sindiğim gecelerde
Karanlığın sabah diye yutturulduğu zamanlardan devrik bir şekilde, ellerim yaralı.. aklımı yıkayıp, kurulayıp, asmış  oturup izliyordum dünyayı
Yüzüm buruşturup, gözümü kısaraktan..


SAÇMA DİZELERİM

Bütün bu yazdıklarımdan ve kendimden sıkıldım artık
Canım hiç bir insanlik hâlini çekmiyor
Nefesim bile sırtıma bir hançer gibi düşüyor
Bütün duygulardan ve insanlardan çokça hissetmekten yoruldum artık.
Kendi sesime bile tahammülüm yok
Denize, martıya bakmak istemiyorum
Iğrenç ruh halimle onları da kirletirim diye korkuyorum
Niye ben diğerleri gibi yaşayamıyorum
Herşeyi batırıyorum tenime
Çok canım acıyor
Yoruldum bu iç döküntülerinden
Kendimden.


Havada kasvet..

Ruhum çıkacak gibi burda
Aslında görüyorum bütün ruhlarda dar bedene
Havada zehirli bir gaz gibi sıkıntı, gerginlik karışımı bir şeyler dolaşımı var
Boğmuyor yok etmiyor süründürüyor...
Bunca kasveti arttırmaya yeterli bir ses..
Düşünme ve mantık dedi de
Ne kadar eğrelti durdu be o ağızda.
Hava daha bir ağırlaştı ve bütün ruhları ele geçirdi sanki..

17 Aralık 2017 Pazar

MUAMMA BEKLEYIŞLER..

Ne beklediğimi bilemiyordum burada
Ama gelecek gibi bekliyordum her gece..
Ne o geldi, ne ben ne beklediğimi bildim.
Böyle böyle mevsimler, içim de geçti gitti..

UNUTULUR..

Biz asla unutmam dediklerimizi unuttuk
Bitmez dediklerimizi bitirdik
Yapmam dediklerimizin baş kahramanı olduk
Olmaz dediklerimizi senaristi
Nankördük,
Çiğdi etmediğimiz süt
Küçümsediklerimizdi yaşadığımız.

TEMCİT PİLAVI..

Temcit pilavı gibi ülkem gündemi
Albenisini kaybetmiş klişe dizilimler
Bir tiyatro kurgusu aynı
Artık içimin çekmediği
Kelime dağarcığı dar bir dünya
Yeniliği hazmedemeyen
Hep bir gebe, hep bir topal
Arkasından inip ittirdiğimiz
Soluk soluğa götürdüğümüz
Tabut tabut zamansız bitirdiğimiz
Daha taksiti bitmemiş
Vergisi ödenmemiş bir hayat..

YA İÇİMİZ SUSARSA..

Asıl içimiz susarsa ne bok yiyeceğiz
Kim dinler bunca saçmalığı
Kim dur yapma sende kalsın der
Kim dağıtır kim toplar bizi
Kim göğe bak nefes al der
Nasıl dökülürüz
Kim kafamızı karıştırır
Kim kaçmış balonların peşinde koşturtur
Kim bir küçücük aslancık şarkısını mırıldanır..
Ya içimizde giderse..

Arzuhal

Kusursuz intiharlar yaratmak istiyorum hanfendi Manasız anlamlar kurgulamak belki  Anladığım kadarıyla anlaşılmak istiyorum Bu zor kaygan ze...