23 Şubat 2018 Cuma

KARIŞIK SIIR

Bilinmezliğin tedirginliği
Gizemin büyüsü
Hayalin kuruntusu
Düşün avuntusu
Gecenin yarısı insanın ulu orta yarası
Karanlığın ceserati
Hayalin üstüne üstlük birde rüyası
Gündüzlerin köşe bucakları
Gecelerin hep yürek yemişleri
Aklın kurgusu hayatın ta kendisi
Herşey pamuk ipliğine bağlı
Bu neyin olmuşluğu, bu neyin bilmişliği
Göğsünde ki yarayla bu neyin sevmişliği


HUZURUN HUZURA..

Tekneden bana el sallarken şunu düşündüm..onun maviyle buluşması huzurun huzura değmesi gibi eşsiz.. Gözden kayboluncaya kadar bir mucizeye, bir rüyaya dahil olmuşçasına seni izledim. Ah o teknede bende olsaydım arzusu inan kalbimi zor tuttum kafesinde. Sığınsaydım huzurunuzun gölgesine. Balıkta olabilirim ağlarınıza takılmış. Güzel dedim sen ne güzelsin, dolansaydım gölgende.
Bende huzursuzluk diz boyu alsaydım senden bir fincan huzur. Olunca, olur mu bilmem ama yeri  gelince verirdim sana.

22 Şubat 2018 Perşembe

ÖFKE..

Dünyaya olan öfkem gittikçe artıyor
Çekilmez aksi lanet bir kadın oluyorum, tahammülsezliştim hayli
Somut ve soyut kaybetmekten yıldım
Asıl unutmam gerekenler aklımda ki saçmalıklarken ben koyduğum her eşyanın yerini, yapacağım işleri unutmaya başladım
Bu içimde kaynayan öfke ve kırıcılıktan dolayı bile kendimi mahkum etmek istiyorum
Kimsesizliğe...
Böyle böyle nasıl niye.


YÜKLÜ YÜREK..

Titanların savaşı var içimde
Boşluğun göbeğinde
Irite edici tavırlar 
Ayaklı egolar tarafından istila edilmiş gezegen 
Bu böyle yürümez diyorum böyle yürümez 
Ama yürüyor.. 
Yük oluyor kara bulutlar 
Nefes basık basık 
Kaburgaya yükleniyor 
Kemikleri zorluyor
Doluyor boşalıyor içimin suları
Bulmuyor denizi
Buluşamıyor denizle
Acı yerleşiyor genleşe genleşe..


21 Şubat 2018 Çarşamba

20 Şubat 2018 Salı

BURASI BU KADAR..

Ve biz ziyadesiyle yorulduk
Ziyadesiyle bekledik gün ışığını
Umut çaldık biz gökyüzünden
Türkülere sığındık insanın şerrinden
Anlaşılmamanın verdiği yetkiye dayanarak sustuk bunca
Yenik düştük biz çokça amma en pahalısından hani
Kaybetmenin şiirini yazdık
Yazanlara kulak verdik
Anladık altta kalanın canı çıksın dünyası burası
Yüreğimize sıkıştırılmış bunca yoğun nemli bulutlara rağmen
Güneşe veriyorum yüzümü şimdi
Yağmurlarla atıyorum yaşını yüreğin
Saygıyla selamlıyorum sonsuz maviyi..
Bir tatlı huzur çalıyorum şimdi günden kahvesi yanında olanından..
Burası dünya burası bu kadar diyorum
Iyotundan derin fırt çekerken denizin..
Susuyoruz karşılıklı.






KADIN SIIR OĞLUM..

Kadın gökkuşağını giyinmiş
Rüzgarı takmış peşine
Saçları yeni çıkmış denizden
Siir gibi bakıyor sana
Kuşlarla, kedilerle oynuyor
Güneşi koyuyor göğsüne
Maviyi çalıyor ruhuna
Çiçek suluyor balkonda
Altını çiziyor kitapların
Şairlere ezdiyor yüreğini
Kadın siir olmuş oğlum
Anlamıyor musun..
Sevgiyle beslemelisin.
Yoksa solar dalında, daha ömrün baharında.
Iyi bak ona, sıkı sar üşümesin kalbinde.

Arzuhal

Kusursuz intiharlar yaratmak istiyorum hanfendi Manasız anlamlar kurgulamak belki  Anladığım kadarıyla anlaşılmak istiyorum Bu zor kaygan ze...