Pardon içim döküldü..: HAKKI DRAM..

Pardon içim döküldü..: HAKKI DRAM..: Ahdır tutmaz yerini Boğulmaz kimse pisliğinde, ettiğinde Sustur, korktur. Hakkı beş beştir Hak hakkı arayana benttir Dağlar, yollar aşı...

Pardon içim döküldü..: AKLIMI KOYAMIYORUM BIR YERE..

Pardon içim döküldü..: AKLIMI KOYAMIYORUM BIR YERE..: Anlam veremediğim bir hayatın içine sıkıştırılmış gibi hissediyorum.. şu masanın ayağına sıkıştırılmış kağıt parçası benden daha işlevsel du...

insan insan ..

Alsam kalemi döksem içimi azalır mı bu karışıklık neyi neye sığdırmaya çalışıyorum hikayenin neyiyim ben kaç kırık kaç çıkık ederim  kaç damar tıkalı stent takılmış üstelik

Herkes haklı ilerliyor hikayesinde bir ben bilinmez bir ben meçhul

Hüznüm içime gözüm uzaklara

İçimden bir kadın filizlenmis yeniden çiğ yağmış tenime ıslak  

Yeni bir hikaye doğuyor belki devşirme bir ben

Klişeler hitler kavramlar boşaltılmış

Hayat boşa çekilmiş kutsal kalmamış

Kalmasın kalmasın

Gece devam etsin gün yüzünü dönsün

Ezberledim hayat seni her bir çizgini

Ama ben insandan bir türlü umudumu kesemiyorum..

Masalsızlık..

Masalı yoktur bazı çocuklukların

Babası yoktur sonra 

Sonra hiç bir yeri zamanı yoktur bu çocukların

Burnunda eserik bir sızıdır çocukluğun arka bahçeleri 

Güzelleme yapılmış travmatik hayatlardir bunlar..

Nerde kaybolacaklari hangi cümlede yere kapaklanacakları belli olmayan

Kalbi dizi hep bi yaralı çocukluklar...

Çocuklardık.

Pardon içim döküldü..: İÇİMDE AĞIT VAR..

Pardon içim döküldü..: İÇİMDE AĞIT VAR..: İçimde bir ağıt var Sindire sindire devam eden Dağ başlarında bitmeyen ot Geri dönmeyen birinin acısı Dizlerini vura vura inleyen bir an...

Geldim kustum.

Sıkışıp kaldığımız duvarlar duvarlarımız

Diş arasına sıkıştırılmış küfürlerimiz

Arsız sevmeler sevişmelerimiz

Harcanmışlıklarımız.. abartmalirimiz

Ve sadeleştirmelerimiz

Düşüre düşüre gözden yok saymaya çalışmalarımız..

Kafein bulanmış alkollerimiz

Vergisi ödenmiş nefes vermelerimiz

Kurusuna sulusuna kuruşu kuruşuna..

Günlerin anlamını aramaktan vazgeçtim

Geldim gidiyorum.

Geçgin zamanlar..

Zaman çizgi çizgi durur yüzümde

Spazmlar vurur bütün boşluklarıma 

Seyirir bakışlarım aciya sızarken

Kokar sonra bahar sokaklarda umut olur

Buz gibi terler hayat 

Eksik gezinir yapılacaklar

Yine yapılmazlar.. unutulur çoğu

Tek tek tutulmuş zaman 

Kayıp gider yıpranmış üstelik tahammülsüz

Islak kuru zamlar dudaklarda 

Aç ve sefil ilerler babalar

Sürtükler yemek pişirir kokar merdiven boşlukları

Koşarak çıkar çocuklar 

Acıktım diye diye 

Analar babalar çok tok bu sıralar 

Enflasyon oranında toklar

Akşam yorgun olur 

Çiçek solgun olur

Düşer baş koltuk kenarlarına..